Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

MEHMET PAMUK'UN KALEMİNDEN, TARİHİN ACI DERSLERİ: FİLİSTİN’DEN ÇIKARILACAK İBRETLER

Yazının Giriş Tarihi: 04.09.2025 16:57
Yazının Güncellenme Tarihi: 04.09.2025 16:58

TARİHİN ACI DERSLERİ: FİLİSTİN’DEN ÇIKARILACAK İBRETLER
Tarih, yalnızca geçmişin kayıtları değildir; aynı zamanda bugüne ve yarına yol gösteren en büyük öğretmendir. Bir milletin attığı adımlar, verdiği kararlar ve yaptığı tercihler, geleceğini tayin eder. Filistin coğrafyası, bu hakikatin en çarpıcı örneklerinden biridir.
Osmanlı’nın çekilmesinden sonra bölgede yaşanan süreç, yalnızca dış güçlerin oyunuyla açıklanamaz. Asıl mesele, içeriden verilen tavizler, günübirlik menfaatler uğruna yapılan tercihler ve milletin ortak geleceğini hiçe sayan davranışlardır. Kimi zaman toprak satışıyla, kimi zaman işbirlikçilikle, kimi zaman da birlik ve beraberlikten uzak bir tutumla atılan yanlış adımlar, bir milletin geleceğini ipotek altına almıştır.
Bir zamanlar Osmanlı’nın adaletli idaresi altında huzurla yaşayan halk, kendi eliyle açtığı kapılardan sızan işgale davetiye çıkarmış; önce parayla gelenler, sonra tanklarla, tüfeklerle hâkimiyet kurmuştur. İşte bu süreç, yalnızca Filistin için değil, bizim için de ibret vesilesi olmalıdır. Çünkü tarih göstermiştir ki, vatan toprağı bir kez elden çıktı mı, geri almak artık kolay değildir.
Bu nedenle Filistin’in yaşadığı acıların arkasında yatan tarihî ve toplumsal dersleri anlamak, bugünün Türkiye’si için hayati önem taşır. Çünkü biz de benzer tehlikelerle karşı karşıya olduğumuzda, aynı hatalara düşmemeliyiz.
OLUMLU YANLAR
• Osmanlı idaresi döneminde bölgede Müslümanlar, Yahudiler ve Hristiyanlar görece huzur içinde yaşamış, adaletli bir düzen hâkim olmuştur.
• Bölgeye gelen Yahudi göçleri, başlangıçta ekonomik hareketlilik sağlamış, ticari canlılık yaratmıştır.
• Uluslararası güçlerin ilgisi, kısa vadede sermaye ve yatırım imkânları doğurmuştur.
OLUMSUZ YANLAR
• Halkın bir bölümü, kısa vadeli menfaatler uğruna topraklarını satmış, böylece demografik yapı hızla değişmiştir.
• Osmanlı’ya ihanet edilmesi ve İngilizlerle işbirliği yapılması, bölgenin bağımsızlık zeminini tamamen yok etmiştir.
• Satılan toprakların yerine gelenler, zamanla parayla değil, silahla hâkimiyet kurmuştur.
• Artan çatışmalar, Filistin’in haklı mücadelesini uluslararası arenada “terör” algısıyla gölgelenmiş hale getirmiştir.
• Yanlış ittifaklar, güven kaybına yol açmış, destek verecek milletler zamanla uzaklaşmıştır.
SONUÇ
Filistin’in yaşadığı acılar, yalnızca bir coğrafyanın kaybı değil, aynı zamanda bir milletin ortak hafızasında yer alması gereken büyük bir ibret levhasıdır. Kendi eliyle kendi geleceğini tüketen bir halkın yaşadığı dram, Türk Milleti için uyarı niteliğindedir. Çünkü biz de günün birinde aynı hataları tekrar edersek, aynı sonuçlarla karşılaşabiliriz.
Unutulmamalıdır ki; vatan, yalnızca toprak değil; birlik, bilinç ve iradenin toplamıdır. Bir millet, menfaatler karşılığında bu değerlerden vazgeçerse, kaybedeceği sadece sınırları değil, aynı zamanda kimliği ve hürriyetidir.
OKUYUCUYA SORULAR
1. Sizce bir milletin geleceğini belirleyen en temel unsur toprak mıdır, yoksa ortak bilinç ve milli irade midir?
2. Kısa vadeli kazanç uğruna uzun vadeli kayıpları göze almak, toplumsal açıdan hangi sonuçları doğurur?
3. Filistin’in yaşadığı tarihsel süreçten Türkiye nasıl dersler çıkarmalıdır?
4. Bugün ülkemizde yaşanan gelişmeler, size göre Filistin’in yaşadığı süreci andıran noktalar içeriyor mu?
5. Tarihî hafızanın korunması, gelecek nesiller için neden hayati önem taşır?

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.