Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Pamuk; Sözün Karartıldığı Yerde, Gerçek Daha Yüksek Sesle Konuşur

Mehmet Pamuk, SÖZCÜ TV'nin karartılması ve HALK TV'ye yönelik süreçi kınadı. İfade özgürlüğünün önemini vurgulayan Pamuk, sansürün toplum iradesine darbe olduğunu belirtti. Alternatif mecralarla halkın bilgiye ulaşmayı sürdürdüğünü ifade etti.

Haber Giriş Tarihi: 11.07.2025 14:41
Haber Güncellenme Tarihi: 11.07.2025 14:42
Muhabir: Haber Merkezi
Pamuk; Sözün Karartıldığı Yerde, Gerçek Daha Yüksek Sesle Konuşur

SÖZÜN KARARTILDIĞI YERDE, GERÇEK DAHA YÜKSEK SESLE KONUŞUR
SÖZCÜ TV’nin Karartılması ve HALK TV’ye İlişkin Süreç Hakkında Toplum etkisi;
Zafer Partisi Kurucular Kurulu Üyesi ve Pamuk Elektronik Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Pamuk, medya özgürlüğü ve ifade hakkı yönündeki gelişmelere ilişkin bir açıklama yaptı.
Pamuk şunları söyledi:
İstanbul, 11 Temmuz 2025 – Tarihin her döneminde, gerçekleri duymak istemeyenler susturmak yoluna gitmiş; önce kürsüyü kaldırmış, sonra mikrofonları susturmuş, kitapları yakmış ve nihayet ekranları karartmıştır. Bugün SÖZCÜ TV’nin ekranı karartılmış, HALK TV hakkında ise yürütmenin durdurulması kararı uygulanmaktadır. Ancak unutulmuş bir gerçek vardır: Gerçek, ışığı karanlıkta daha çok parlayan bir kıvılcımdır.
Gerçek bilgiye ulaşmasını sağlayan bir mecranın kapatılması ya da ekran karartılması, sadece o kurumun değil, toplumun tüm iradesinin bastırılması anlamına gelir.
HALK TV hakkında verilen yürütmeyi durdurma kararına ilişkin süreç, hukuk zemini içinde çözülmelidir. Ancak bu tip uygulamalar, tek sesli medya ortamı yaratma amacına hizmet ediyorsa demokrasi açısından tehlikelidir.
Sansürün tarihi; aforozdan kitap yakmaya, oradan ekran karartmaya uzanan bir yolculuktur. Ülkemiz, bu karanlık yöntemlerle değil, aydınlanma ve çoğulcu düşünce ile parlamalıdır. Halk televizyonları kapanabilir, ekranlar karartılabilir; ama özgür düşünceyi susturamazsınız. Merak, dirençle birleştiğinde sansür hemen etkisini yitirir.” Dedi
Mehmet PAMUK Geçmiş Tarihimize Dikkat Çekti;
KORKUNUN KISA TARİHİ
Tarihin her döneminde, gerçekleri duymak istemeyenler susturmakla çözüm aradı. Hitabetin gücünden korkanlar, önce kürsüyü kaldırdı. Sonra mikrofonları susturdu, sonra kitapları yaktı. Şimdi ise ekranları karartıyorlar. Ama unuttukları bir şey var: Gerçek, ışığı karanlıkta daha çok parlayan bir kıvılcımdır.
SANSÜRÜN TARİHSEL SİLÜETİ
Orta Çağ’da aforozdu bu, 20. yüzyılda kitap yasaklarıydı, şimdi ekran karartması. Değişen sadece yöntem; aynı kalan, korkudur. Devletlerin veya iktidarların, halkın ne duyacağını seçmeye çalışması, ifade özgürlüğüne karşı bir tehdit değil, toplumun ortak aklına karşı bir darbedir.
Ekranların karartılması, yalnızca bir yayın organının kapatılması değil; aynı zamanda bir çağın ayıbıdır. Çünkü bir toplumun sesi, sadece meydanlarda değil, ekranlarda da duyulur. O sesi kısmak, halkın iradesine dolaylı bir sansürdür. Diyen pamuk;
OLUMLU YANLAR: DİRENEN BİR HALKIN HAFIZASI
Baskı altında en çok gelişen şey, yaratıcılıktır. Bugün bir kanal susturulsa da, milyonlarca insan sosyal medya üzerinden bilgiye ulaşmayı sürdürüyor. Sansür, çoğu zaman geri teper; halkın ilgisini daha da artırır.
Sözünü kaybetmeyen toplumlar, baskıya karşı yeni yollar bulur. YouTube, sosyal medya, alternatif mecralar, karartılmış ekranların ardında yeni bir özgürlük coğrafyası yaratır. Ve her yeni yasak, aslında daha fazla duyulma arzusunun yolunu açar.
OLUMSUZ YANLAR: TOPLUMSAL KÖRLEŞME
Ancak bunun bir bedeli vardır. Sürekli olarak farklı düşünceleri bastıran toplumlar, giderek tek sesli hale gelir. Eleştiri kültürü yok olur. Gözlerin çevrildiği medya, propaganda aracına dönüşür. Ve en tehlikelisi: Halk, gerçek ile reklam arasındaki farkı ayırt edemez hale gelir.
Karartılan ekranlar, aslında yalnızca bir televizyon kanalını değil, toplumun düşünme refleksini de karartır. Eleştiren değil, itaat eden bireyler doğar. Ve bu, demokrasinin sessiz ölümüdür.
SONUÇ: GÖRMEK İSTEYENİ DURDURAMAZSIN
Mehmet Pamuk, açıklaması şöyle tamamladı:
Bir halk, gerçekleri görmek istiyorsa, karartılan ekranlara değil; aydınlanan vicdanlara döner. Sansürle bir süreliğine sesleri bastırabilirsiniz, ama merakı susturamazsınız. İfade özgürlüğü, yalnızca basın mensuplarının değil; halkın nefesidir.
Yasaklar, bugün belki birkaç ekranı karartır. Ama yarın; o yasaklara karşı yükselen sesi, kimse susturamaz. Çünkü gerçeğin doğası böyledir: Er ya da geç duyulur.
______________
OKUYUCUYA SORULAR
1. Sizin için ifade özgürlüğü nedir? Sadece konuşmak mı, yoksa duyabilmek mi?
2. Bir basın kuruluşunun susturulması, halkın bilgiye ulaşma hakkını nasıl etkiler?
3. Bugün karartılan bir ekran, yarın hangi haklarımızın da tehdit altında olduğunu gösterebilir?
4. Sessiz kaldığımız her sansür, sizce başka hangi alanları da susturabilir?

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.